1 Mart 2001: Sizi Unutmadık Çocuklar

Arkadaşlar,

1 Mart 1958 faciasında kaybettiğimiz 14-15 yaşlarındaki yüzlerce öğrenci bugün yaşasalardı daha 50'li yaşlarında olacaklardı.


Bu acı çok taze.

Mezunlar Derneği olarak onları layıkıyla anabilmek için bir program hazırladık. Katılımınızı bekliyoruz.

Etkinlikte derneğimizin düzenlediği 1 Mart Konulu Yerel Tarih Yarışması'nın sonuçları da açıklanacak.

Yazar Sunay Akın ve faciada iki kızını yitiren baba Cahit Batmaz bizleri 43 yıl öncesine götürecek. Ayrıca konuya ilişkin bir de sinevizyon gösterimiz olacak.

Saat 11.00'de 1 Mart Şehitliği ve Saat 14.00'te Gölcük Kongre Sarayı'ndayız. Tüm mezunlarımızı ve dileyen herkesi bekliyoruz.



O dönem tüm ülkeyi sarsan bu büyük faciayı biraz daha iyi hissedebilmeniz için o günlerin gazetelerinden derlediğimiz haberlere bakalım:

GÖLCÜK’TE LİSE AÇILACAK...
  • Maarif Vekili Celal Yardımcı, dün mektepleri ziyaret ederek öğrencilere feci kazadan dolayı taziyetlerini bildirmiş ve “ ÜSKÜDAR” vapuru faciasına kurban giden talebeleri adına Gölcük’te lise açılacağını söylemiştir.
  • Vekil ilk olarak İzmit Lisesini ziyaret etmiş ve öğrencilere hitaben milletçe duyulan kederi belirten bir konuşma yapmıştır. Yardımcı, hayatlarını kaybeden talebeleri kalplerimizde yaşatmak için her yılın 1 Mart günü okullarda anma töreni yapılacağını bildirmiş, Gölcük’te inşasına karar verilen mektebin methaline, ölen talebelerin isim ve fotoğraflarını ihtiva eden bir hatıra tablosunun konulacağını ifade etmiştir. Vekil, deniz kazasında ana, baba veya kardeşini kaybetmiş bulunan öğrencilerin de Maarif Vekaleti hesabına okutturulacağını açıklamıştır.
“ÜSKÜDAR” 31 YAŞINDA İDİ...
  • 148 tonluk geminin bu yılın Kasım ayına kadar normal sefer yapabileceğine dair rapor verilmişti. Kaptan Mehmet Aşçı evli 54 yaşında idi.
  • 72 numaralı Üsküdar vapuru, 1927 senesinde Almanya’da inşa edilmiştir. 33,15 metre boyunda , 6,61 metre eninde , 2,12 metre derinliğindedir. Net 64 gros,148 ton olan gemi 344 kişiliktir. 430 tane yeleği , 35 simiti ve iki tane 16 şar kişilik filikası vardır. Su çekimi yüklü 1.70 , yüksüz 1.60 metredir. 110 beygir kuvvetindedir. 10 ton yakıt taşımakta, 24 saatte 4 ton kömür sarf etmektedir.
  • Üsküdar, son olarak 12 . 4. 1957 de makinelerinde görülen bir arıza üzerine havuzlanmıştır. Marmara Bölgesi Liman ve Denizaşırı Müdürlüğü tarafından verilen 16/11/1957 tarihli raporda, geminin 12.11.1958 tarihine kadar normal olarak sefer yapabileceği, bu tarihten sonra tekrar havuzlanması gerektiği bildirilmektedir. Havuzlandıktan sonra sekiz mil sürat yapan gemi, iki ay evvel İzmit körfezi hattına verilmiştir. Bundan önce Boğaz hattında çalışmakta idi. Üsküdar, Şirketi Hayriye den beri seferde olup, bilahare Denizyollarına devredilmiştir.
  • Türk denizcilik tarihinin en büyük facialarından biri gerçekleşmiş ve “Üsküdar” vapuru 1,5 dk içinde sulara gömülmüştür. 400’den fazla kişinin öldüğü bu feci kazaya 12 kuvvetinde tayfun şeklindeki lodos fırtınası sebep olmuştur. Tayfun sırasında gelen kuvvetli bir hortum şeklinde ki rüzgar geminin ön tarafını parçalamıştır. Üst güverte kısmı parçalanan “Üsküdar” şiddetli rüzgar sebebiyle iskele tarafına dönmeye başlamıştır. Gemi bu rüzgara karşı koyamadığından vapur dalgalara karşı yön vermiştir. Dalgalar gemiye yandan vurunca Üsküdar dayanamamış ve alabora olmuştur. Tersine dönen Üsküdar 1,5 dakika içinde sulara gömülmüştür. (3 Mart)
  • 19 gün sonra çıkarıldı, şekli ve ismi değiştirilmeden tamir edilip, yeniden seferlere başlayacaktı.( 20 Mart)

KAZANIN SEBEBİ HAKKINDAKİ İDDİALAR (4 Mart)
  • Can yeleklerinin kifayetsizliği. ( Çünkü bir sürü [çok sayıda demek istiyor] can yeleği giymiş ceset bulunmuştur)
  • Gemi personelinin, paniği önleyemeyişi. (Büfeci Kadir Kurşunluoğlu'nun ifadesine göre)
  • Yolcular kaptanın inisiyatifine müdahale etmişlerdir. Gitmek ve dönmek mevzuunda fırtına sırasında kaptan ile münakaşa edilmiştir.
  • Geminin iskeleden kalkışına mani olunmayışı. (Üsküdar normal kalkışından 7 dk önce kalkmıştır.)
  • Liman Riyasetinde hiçbir tahlisiye vasıtası bulunmayışı. (Halbuki İzmit Körfezi ani çıkan Lodos fırtınaları ile meşhurdur.)
  • Kazazedelerin derhal yardımına koşulmayışı. (Nitekim en önce kurtarılan vatandaş bile 1 saat suda çırpınmıştır.)
  • Fırtınanın geleceğinin bilinmesine rağmen kaptanın yolcuları tekrar iskeleye çıkarmayışı. (Halbuki aynı kaptan haddi istiabiyeyi geçti diye çok defalar liman riyasetine şikayette bulunmuş bir denizcidir.)

GEMİNİN BATIŞ SEBEPLERİ
  • Güvertesindeki kömürlük kapakları açıktır.
  • İlk dalgalarla geminin camları kırılmış, sular içeriye dolmaya başlamıştır.
  • Fırtınaya rağmen geminin tahta kepenkleri kapatılmamıştır.
  • Tahliye tulumbaları içeri dolan suları boşaltmaya kafi gelmemiştir.
  • Gemide bu yüzden panik başlamış, halk zaten sallanmakta olan teknede oradan oraya koşuşarak dengenin büsbütün bozulmasına sebep olmuştur.
  • Kaptan bütün bunlar karşısında baştan kara etmek istemiş ve tam alabanda dümen kırmıştır. Alaylı kaptan olduğu ve bu işin teorisini bilmediği için geminin tam rüzgar üstüne adeta yelken açmış bir tekne gibi yatacağını düşünememiş ve Üsküdar’ın tumba olmasına sebebiyet vermiştir.

ÖLÜM SEBEBİ
  • Son alınan raporlara göre Üsküdar faciasından toplanan cesetlerin % 90’ı can yeleği takmış vaziyette bulunmuştur. Ama maalesef bunların bir kısmı yelekleri ters taktıkları için boğulmuşlar, büyük bir kısmı da yelekleri düz takılı olduğu halde suyun soğukluğundan donarak ölmüşlerdir. ( 5 Mart)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

17 Ağustos 2000 itibariyle derlediğimiz kayıplar

Ali Naki hocamızı kaybettik

GBHLMD: Eski fihristi